28 Eyl, 2015
Yazan: Gürkan Canpolat Kategori: Hikâye
Hem sicim gibi yağan yağmurdan kurtulmak hem de Kemâl’i beklemek için sığınmıştım kahveye. Tam ortaya soba kurulmuş, o gürül gürül yanarken etrafında da birkaç ihtiyar el uzatıp muhabbet ediyorlardı. İçeri girer girmez gözlüklerim yeni kaynamış çaydanlık gibi buhar buhar olmuştu. Etrafı tam seçemezken bir el omzuma dokunarak beni kendine çekti. Gözlüklerimi çıkartıp adamın yüzüne dik dik bakıyorken farkettim Mübârek âbi olduğunu.
-Vay kereste ne haber ulan? diyerek beni ne kadar özlediğini hemen açığa vurmuştu.
Sarıldık, Kemâl’i beklediğimi söyledim. Saatine baktı, yarıma yaklaşmıştı:
-Kahveyi kapatalım artık, haydin ahali dışarı!
Tek lüksleri ikindiden sonra kahveye gelip, gece yarısına doğru evlerine gitmek olan yaşlılar görünce gaipten Ürpertiler sezdim. Bunlar gibi olacağıma çeker vururum kendimi diye düşünmeden de kendimi geri koymadım. Yazının devamını okumak için tıklayınız »
25 Ağu, 2010
Yazan: Gürkan Canpolat Kategori: Edebî
Server Bedî ismini hiç duydunuz mu? Kim olduğu hakkında bir fikriniz var mı? Günümüzde hatırlanması zor bi’ mahlas olduğuna katılıyorum. O zaman şöyle sorayım sualimi: Peyami Safa’nın bir dönem, para kazanmak amacıyla yazdığı öykü ve kitaplarında kullandığı takma ismin Server Bedî olduğunu biliyor muydunuz?
Yazının başında belirttiğim Cingöz Recai bir karakter ismidir; Peyami Safa’nın Server Bedî mahlasıyla yazdığı ünlü hırsız karakterin ismi… Fakat bu Cingöz iyiliksever, helâl yollarla kazanılmış paraları çalmayan ve sürekli yardım derneklerine bağışta bulunan bir hırsızdır. Son derece çevik, yakışıklı, hırslı ve söylememe gerek yok ama fevkalade de zekidir. Bu hırsızın peşinden koşan bir de komiser Mehmet Rıza vardır. Aynı şekilde bu polis de son derece zekidir ve Cingöz’ü yakalamak için olağan tüm gücüyle çalışmaktadır. Cingöz her seferinde paçayı sıyırır… Bu Cingöz Recai, Türkiye’nin belki de ilk polisiye romanlarıdır. Romanlarıdır diyorum çünkü seri halinde devam eder Cingöz Recai kitapları. Eski basımlarını sahafçılardan ve alışveriş sitelerinden bulabileceğiniz gibi, geçen senelerde yayımlanmış ona yakın kitabı vardır.
Peyami Safa’nın zekice yazılmış bu kitaplarını okumanızı tavsiye ediyorum. Aksiyon ve merak hiç bitmiyor… Ayrıca Cingöz Recai iki kez filme çekilmiştir.
Kitabı satın almak isteyenler için kısa bir not: Cingöz Recai Serisi’nin; Damla Yayınevi ve Alkım Yayınları tarafından basımı yapılmıştır.
İlginizi Çekebilir:
Cingöz Recai’nin Viki Pedi Sayfası
Satın Almak İçin:
Sahaf – Cingöz Recai
İdefix – Cingöz Recai
Pandora – Cingöz Recai
—
12 Ağu, 2010
Yazan: Gürkan Canpolat Kategori: Edebî|Târih
Ütopya, yazarının veya düşleyeninin dünyasında var olan, fakat gerçekte olmayan; mükemmel toplum ve devlet şekli anlamını taşır. Bu kelimenin kökeni Yunancadır ve anlamı ise; “Mükemmel, fakat olmayan yer” ‘dir. Yunanca “yok, olmayan” anlamını taşıyan ou, “mükemmel olan” anlamını taşıyan eu ve “yer, toprak, ülke” anlamını taşıyan topos kelimelerinden türemiştir. Ütopyadan, ilk defa Platon’nun Devlet kitabında bahsedildiği kabul edilse de yaygınlaşması, 1516 yılında Thomas More’un yazdığı Ütopya[1] eseriyle mümkün olmuştur. Yazının devamını okumak için tıklayınız »